Sınav kaygısı, kişinin bilgi ve becerilerinin incelenip değerlendirildiği durumlarda yaşadığı işlev bozucu endişedir. Sınanmak konusunda korku duymak, incelenmenin büyük bir tehdit olarak algılanması diyebiliriz. Önemsediğimiz konularda hepimizin kaygılandığı düşünülürse bu durumda farklı olan, sınav sırasında öğrenilen bilginin etkili kullanılmasına engel olacak ve başarının düşmesine sebep olacak kadar yoğun bir kaygı durumunun olmasıdır. Toplumda görülme sıklığı azımsanmayacak ölçüdedir(%15-30).
‘Sınav kaygısının düşünsel ve duygusal etkileri olur.’
Sınav kaygısının düşünsel, duygusal ve fiziksel belirtileri olabilir. Sınav esnasında dikkatte dağılma ve dikkati sürdürmede güçlük yaşanıp; zihne, sınavla ilgili olmayan ve hatta çok alakasız konularda düşünceler gelebilir. Okuduğunu anlamada, bilgiyi hatırlama ve organize etmede güçlük yaşanabilir. Sınav esnasındaki düşüncelerin haricinde, rutinde de sınav hakkında karamsar düşünceler öne çıkabilir. Sınava ve başarılı olmaya dair düşüncelerdeki olumsuz gidişat, süreçte en zorlayıcı etkenlerden biridir. ‘Yapamayacağım’, ‘sınavı kazanamazsam ben bir hiçim’ türünden, var olan gerçeklikten uzak, felaket olacak gibi hissettiren düşünceler gelişebilir. Bu durum da ders çalışma motivasyonunu ve odaklanmayı zorlaştırabilir.
‘Sınav yaklaştıkça veya sınav anında; kaygı kişinin bedeninde bazı belirtilere neden olabilir.’
Sınav kaygısı veya herhangi bir kaygı esnasında kişinin bedeninde bir takım fizyolojik değişimler oluşabilir. Bu belirtiler kaygının düzeyine ya da kişinin bedensel hassasiyetlerine göre değişebilir. Terleme, mide bulantısı, hafif baş dönmesi, titreme, çarpıntı gibi belirtiler yaşanabilir. Bu belirtiler otonom sinir sisteminin verdiği otomatik tepkilerden kaynaklanır. Nasıl ki vahşi bir köpekle karşılaşınca kaçma, kurtulma ihtiyacı hissederiz, zihinsel bir tehdit esnasında da sinir sisteminde uyarılan ve tepki veren bölgeler olduğu için bünye korku esnasında savaşma ya da kaçma tepkisi vermek için hazırlanır. Kaslara kan pompalanması için kalp çarpmalıdır ve vücut ısısı yükseldiği için terleme meydana gelir. Koşmaya hazırlanan bünye sınav esnasında doğal olarak durağan kalır ve titreme hissedilebilir. Kısacası bu belirtiler bedenin kendini kaybetmesine dair olan tepkiler değil tam tersi kendini korumak için verdiği tepkilerdendir ve olasıdır. Ancak sınav tehlikeli bir olay değildir, sonuç önemsendiği için tehdit hissedilir. Bu durumla uyumlu olmayan bir tepki yaşandığı için de işlev bozucudur. Bu, kişinin kendi kendine oluşturduğu bir durum değil, vücudun kaygı esnasında verdiği tepkidir.
Sınav kaygısı, başka bir korkunun ya da genel olarak kaygılı birinin görünür yanı olabilir. Bu konuyla ilgili ailelerin ‘heyecanlanma yavrum, biz sana güveniyoruz’ türündeki ifadeleri çok işe yaramamaktadır, ne yazık ki… İşe yaramaması ailenin çocuğunu tanımamasından, psikolojiden anlamamasından kaynaklanmaz. Sistemin içinde olanların kaygıyı neyin tetiklediğini görememe ihtimali ve aile içinden olmaları nedenine veya başka birçok nedene bağlanabilir. Dışarıdan bir katalizör, olayı daha hızlı ve kolaylıkla çözebilir.
Sınav kaygısıyla baş etme konusunda danışmanlıkta neler yaparız?
Sınav kaygısıyla çalışırken performansı engelleyen olumsuz düşüncelerdense daha gerçekçi ve sağlıklı olanlara geçişi sağlamaya çalışırız. Amaç, olumsuzlukları ve eksik konuları görmezden gelmek değil; daha net bir görüş sağlayıp ders çalışmaya da engel olan bu felaket senaryolarını düzenleyip; kaygısını, kendini eksik gördüğü yerleri tamamlamak için bir araç olarak kullanmasını sağlamaktır. Sınav ile ilgili kontrol edebileceğimiz şey sınavın sonucu değil, sınavda karşımıza gelecek olan konulara çalışmak, yani emek vermektir. Bu şekilde hedef, sınavı kazanmak değil sınava çalışmak olarak belirlenir. Zihin, kontrol edemeyeceği sonuç hakkında endişelenmekten ziyade çalışıp performansı geliştirmeye odaklanacaktır.
Kısacası sınav kaygısıyla baş etmek için kişiyi o esnada zorlayan düşünce, duygu ve fiziksel belirtilerle baş etmek üzerine çalışılır. Kişinin sınav ile ilgili kendine uygun hedef ve stratejiler belirlemesine destek verilir. Potansiyelini daha rahat kullanabilmesi ve kaygısıyla baş etmesi için bir uzmanla görüşmesi gereklidir.
-Gençl
ere ve Ailelere Ufak Öneriler-
*Psikoloji önemli evet ancak günlük yaşamdaki düzen de oldukça önemli. Uyku ve sağlıklı beslenmeye kesinlikle dikkat edilmesi gerekiyor. Performansı ve odaklanmayı ciddi manada etkilediği bilinen bir gerçek.
*Derslere ve çalışmaya odaklanmak güzel. Bunun yanında şarj olmak için yapmaktan hoşlandıkları bir aktiviteye de zamanlamayı dengeleyerek vakit ayırmaları faydalı olacaktır. Motivasyonlarını daha uzun süre devam ettirmelerine yardımcı olur.
*Bir klişe olmakla birlikte, başkalarının başarılarına değil kendi gelişim eğrilerine odaklanmaları süreci kolaylaştırır.
*Güçlü ve geliştirilebilir yanları belirleyip, esneyebilecek ancak toparlayıcı bir planlama yapmaları verimi arttıracaktır. Bu planlama esnasında sonuçla ilgili fazlasını hayal etmeleri mümkün ancak yapamayacaklarını düşündükleri bir tempo belirlememeleri gerekir.
*Arkadaşlar ve aile ilişkileri her zaman önemli. Onlarla boş vakitlerde keyifli aktivitelerde bulunmayı ihmal etmemeliler. Dijital hayat günümüzde kaçınılmaz ancak yakın çevreyle vakit geçirmek de çok destekleyici.
*Ne istediğini, nasıl biri olmak istediğini ve nasıl bir hayatı olmasını istediğini hayal etmeleri hedeflerini belirlerken yardımcı olabilir. Bu şekilde hedef için çalışmak da kolaylaşır.
*Sınav kaygısı konusunda ailelerin verebileceği desteğe değinelim. Gencin sınav hakkındaki düşüncelerini değiştirmek için Polyannacılık oynamamakta fayda var. Israrcı olmadan güçlü yanlarıyla ilgili gerçekten inandığınız vasıflarını belirtebilirsiniz. Bunu yaparken ikna edici tarzda değil, kendi düşüncenizi belirtme tavrında olmanızda fayda var. Aileler ısrarcı olduğunda gencin, ailesinin ifadelerinin gerçekliğiyle ilgili soru işaretleri gelişebiliyor.
*Gelecek planlarıyla ilgili kendini keşfederek hedef belirlemesine destek olacak sohbetler edebilirsiniz. Müdahaleci olmayın lütfen. Sizin planlarınız, onun hayalleri olmayabilir. Buradaki amaç onun yön belirlemesine yardımcı olmanızdır.
*Sınavı kazanmasını koşul koyarak iyi ya da kötü bir sonuç(ödül/ceza) belirlemeyin. Kaygısını arttırabilir.
*Sözcüklerin haricinde genel tavrınızla da onun yanında olduğunuzu hissettirebilirsiniz. Sosyal desteğiniz bu dönemde ona verebileceğiniz en önemli şey.
Sınav, genel olarak genç ve ailesi için önemli bir dönem ve geçici bir süreç. Temelde bütün bu karmaşayı sadeleştirip aile olarak güçlü bir iletişimle üstesinden gelinebilir. Sade bir zihin, kaygılarla daha rahat baş edebilir. Kolaylıkla…
Psikolog Elif Eşen